Tüm yöneticilerin korkuları vardır, ekibiyle ilgili, kendi
üstündeki yönetimle ilgili, müşterilerle ilgili, şirketin geneliyle ilgili vb.
Öte yandan korku insan doğasının en temel reaksiyonlarından (sadece duygu
değil, topyekün bir mekanizma olarak düşünülüyor birçok kaynakta) biridir ve
hayatta kalmaya yardım eder, aynı zamanda
korkular insanın hayatına yön verir. Hayatta çoğu zaman korkularınıza
göre pozisyon alırsınız. Siz farkında olsanız da olmasanız da bu böyledir J
Peki yöneticiler ve özelinde proje yöneticileri nelerden
korkar. Çoğunuzun dediklerini duyar gibiyim, “işleri yetiştirememekten”,
“verilen bütçeyi aşmaktan”, “işin kapsamını tamamlayamamaktan”, yani kısaca
“başarısız olmaktan”. Bu doğru, başka neler diye bakacak olursak, alttaki
başlıklar genelde ön plana çıkıyor:
- Ekibi yönetememek, dominant olamamak.
- Çok görünür hatalar yapmak, beceriksiz görünmek.
- İşlerden bihaber olmak.
- Kontrolü kaybetmek.
- Önemsiz işlere/projelere atanmak (sonucun umutsuz olduğu projeleri de buraya dahil edebiliriz)
- Müşteri memnuniyeti sağlayamamak.
- Üst yönetim memnuniyeti sağlayamamak.
- Şikayet edilmek.
Sizin de ilave edecekleriniz vardır bunlara. Korkusuz insan
olur mu, sanmıyorum J
Korkuyu yenebilmek/yönetebilmek de işin bir başka boyutu. Çünkü korkuyu
yönetebilmek, duygu ve davranışları,
dolayısıyla hayatı yönetmekle aslında eş anlamlı. Dahası ileride “korku
yönetimi” diye bir kavram duyarsanız ve bu popüler olursa hiç şaşırmayın.
İnsanlar bilinmeyenlere karşı hep doğal reaksiyon anlamında ilk olarak korku hissine kapılırlar. Bebeğin doğum anında ağlayarak dünyaya gelmesiyle başlayan ve süre gelen bir içgüdüsel yaklaşım olarak düşünebiliriz. Proje yöneticileri de bu korkuları risk yönetimi altında idare edebildiklerinde başarılı olacaklardır diye düşünüyorum.
YanıtlaSil